Blogger tarafından desteklenmektedir.

Beni Kuşlara Bırakırsın - Umay Umay



Yağmur suyuyla nemlenmiş toprak parçası bul, de ki sensin hatırlanmayan tüm cezaların suçlusu.

Beni dinle, beni dinle, beni avut, bana yalan söyle, beni benden uzak tut. Beni benle eğit. Beni dene, yaşadığımı ispatla. Seni sevdiğimi göster. Uzaklarda kalan sessiz kendini yanıtla. Beni sen yap, seni ben.

Çünkü çünkü.. dilim demeye varmıyor ama bulabilirsin aradığında beni öldüreceğin haklı sebepler. Kalbim taş’tan olsun da ona tüm gücünle, kollarında derman kalmayana kadar saldır. Beynim kıvılcımlarla, şimşeklerle korunsun da ona da saldır. Tenim kurşun geçirmez olsun da ateş et ona. Son kurşunun bitene kadar bas tetiğe.

Kalanı da keskin bıçağınla hallet. Belli ki tek ölüm değil istediğin. Defalarca öldürmek arzusundasın. Senin arzun açlıktan ve cehaletten olamaz. Senin arzun ateşten ve şeytandan besbelli. Vazgeçtim neden böyle olduğunu sorgulamaktan. Yorgunum anlayacağın. Telaşım da yok. Bana kalanlarla oturuyorum. Mertebe mi bu bilmem, belki en çok ceza. Affetmek de epeydir çok sıkıcı. Yanmış melek kanatlarınla ne kadar yükselebilirsin ki?.. lanetin de yok kehanetin de.

Off.. bir kahve koyayım. Bu sıcakta soğuk suyla… birileri, diğerleri ve diğerleri ile öteki birileri. Şiir de yok ki bu vakit savrulsun perdeler. Dilim kurudu sana yapma demekten, dişleyip durma ruhunu demekten.

Seni sevmeyi hatırlat bana. Hadi beni o aşk’a döndür. Mecbur kalmasın kimse senin şeytanına. Ah’lar da içe kaçtı. Uzun süre aynı noktada bile kalamıyorum. Kıvrılıp kayıp eski zamana yol alıyorum ya da güzel günlerden haber veren hayaller. O hayallerde senin bana sarılışın var,, öpücük mesafesi tüm yaralar. Sihir var en kopacak yerinde.

Ama sonra aniden yerde zafer çığlıkları atan bir canavar çıkıyor. Tüm işi her şeyi yalanlamak. O yalan güzel olsa onu bile seçeceğim bu durumdayım. Bu kalabalıksızlıkta.. daha ötesi yok dedikçe daha ötesi yanıyor. Çünkü sen bana insan olmadığını ispatlıyorsun. Elimi tut,, tuttun mu anlamıyorum?
Madem kararlısın her şeyin canını yakmaya, serin ama üşütmeyen o tepenin üstünde götür beni. Uçuruma atman sana zevk vermeyecek. Belki beni kuşlara bırakırsın.

Kuşlar anlar yaşamak için bi sebep olduğunu. Ben de kendi sebebimi bulurum. Tüm haritalarımı yakıp rüzgarda çöle savururum. Kayıp bi kıtada kendi vahşetimizi görürüm. O kimsesizliği, bulamamak denen şeyi. Tutunamadıkça tutunamamayı. Bu olana kadar… bu olana kadar kim daha insan, kim daha kahraman, kim daha tutkulu, kim daha masum bilmiycem.
Beni bana hatırlat. Utancım sığmıyor çünkü hiçbir yerime.



Via: Kafa Dergisi, Ağustos 2016, Sayı:24,

0 Comments :

Yorum Gönder