Dünyamın İyi Ki Var Olması Aşkına!
Saat 07:16 da doğuyormuş güneş bilir misin sevgilim o tarihte
şehr-i İstanbul’da, hatta gündüzler uzarmış tam 2 dakika. Takvim yaprakları
güzel güzel sözlerle donatılırmış o tarihlerde; önemli mevzuların yıldönümleri
anılırmış.
23 ocak 95 den sonra
senin varlığınla donatılmış benim tüm takvim yapraklarım, her günüm seninle
olmuş, ben bilmemişim; küçükmüşüm, altıma edermişim, nasıl bilecekmişim. Büyümüşüm,
seni görmüşüm, her şeycikler yerli yerine oturmuş sevgilim. Günler değişmiş sen
olmuş , dünler yok olmuş biz var olmuşuz sevgilim. Senin olmuşum; fark etmeden,
fark etmeden, fark etmeden senin olmuşum.
Şayet aksaydı zaman aynı bizim filmimizdeki gibi sevgilim; Roma’ya
dönseydik ya da Mısır’a, gider miydi sözlerim sahiden ağzımdan çıkıp senin
hoşuna? Dokunabilir miydim bu hayatta da o hayatta da senin dudaklarındaki
gülümsemelere sevgilim? Tarih tozlu
sayfalar içinde akıp akıp giderken benimle, benimle akıp akıp gider miydin sevgilim..
Eğer sen bir fısıltıysan sevgilim, kimse benim kadar güzel duymamıştır. Eğer
sen bir çığlıksan sevgilim hiç kimse biz kadar olamamıştır bu dünyada çığlık
çığlığa…
Seni gördüğüm o ilk günden beri sevgilim, renkler değişti,
sesler değişti, günler değişti, açan çiçekler uçan kuşlar değişti. Aslında ne
tatsız şeydi şu dünya be, geldin, buldun, şenlendirdin, insan ettin beni. Yemeyip-içmeyip,
yatmayıp- uyumayıp, seni çığlık çığlığa anlatmalı bu yürek… Anlatmalı seni, gülümsemeni,
gözlerini sevgilim.
Gözlerinin kadehinden içmeden sarhoş olurum bilirdim , sen
ki sevgilim “çok sarhoş olsam dediğim her dakika şaraba testisiz yakalanmak
gibisin.”
Dünya aydınlık sabahlarını yitirirken sevgilim; sen, ay
ışığını doldurup kadehlere güneşe karşı şerefe demek gibisin.
Uzak bir şehre giderken sevgilim yan yana, diz dize, göz
göze; yollarda kar, dağlarda sis; sen o belirsiz manzara içindeki en güzel hissin
ta kendisisin.
Gecenin ve gündüzün, bugünün ve yarının, uyuyup uyanmanın
bana getirdiği umudun adısın sen sevgilim. “Burası dünya yahu burası bu kadar”
diyen şaire karşı çıkabilmemi sağlayan kudretin kaynağısın sen sevgilim. Ne o
şair bilir sevgilim ne de bir başkası bir ben bilirim senin varlığınlayken dünya
alışkanlıktan dönmüyor sevgilim mutluluktan dönüyor.
Sen bu dünyaya geldiğinden beri dünya defalarca döndü
güneşin etrafında sevgilim. O kovalamacaların da seni bana, beni sana getiren yılların da kurbanı olayım.
İyi ki var oldun sevgilim iyi ki varlığınla var ettin beni.
Dünyanın güneşin etrafında kaç kere döndüğünü hesaplayamayacağımız günlere kadar
hep var et beni varlığınla sevgilim. Varlığın varlığıma hep armağandır sevgilim;
armağanım olmaya beni mutlu kılmaya hep var ol… Bir yağmur yağsa da beraber
ıslansak sevgilim… Seni çok seviyorum.
Kırk kere söyledim
bir daha söylerim
Savaşta ve barışta
karada ve denizde
Düşkünlükte ve
esenlikte
Zamanımız apayrı bize
göre
Yan yana olduk mu el ele
Aç kalsak ağlamayız
biliyorum.